RÜYA GİBİ GEZİLECEK YERLER
Seyahatlerin her zaman herkesi cezbeden bir yönü vardır. Kimileri için sessiz, sakin, huzurlu bir yerde doğanın kollarına kendine bırakmak en güzel seyahat şekli iken, kimileri için de yalnızca sahilde vakit geçirmek ve güneşin, denizin tadını çıkarmak en güzel tatil şeklidir. Ancak gezilecek yerler elbette ki bunlarla sınırlı değildir. Özellikle son dönemlerde daha da popüler hale gelen kültür ve tarih gezileri de birçok kişi için seyahat planı yaparken dikkat edilen unsurlardan oldu.
Daha çok arkeolojik kazılarla keşfedilen ve dünya tarihini değiştirecek açık hava müzesi sayılan yerler ya da ulaşımın çok daha kolaylaşmasıyla dünyanın hemen her köşesindeki tarihi yapıların daha da ulaşılır hale gelmesi, tarihi anlamdaki gezilere de ilginin oldukça artmasının asıl sebeplerindendir. Bizler de bu yazımızda sizlere rüya gibi gezilecek yerler listesi hazırlarken, yalnızca doğal güzellikler olarak rüyalarınızı süsleyebilecek olan yerleri değil, aynı zamanda tarihi veya kültürel dokusuyla da başınızı döndürecek kadar büyüleyici yerleri de kısa bilgilerle aktaracağız.
Öncelikle ilk durağımızı Afrika ülkelerinden biri olan Angola Cumhuriyeti olarak belirliyoruz. Diğer tüm popüler yerlere nazaran daha az seyahat için tercih edilen bu ülke, Afrika kıtasının güney kısımlarda yer alan küçük bir ülkedir. Az sayıda nüfusun yer aldığı bu küçük topraklar, klasik Afrika anlayışını kırmaya yemin etmiş gibi. Sınırları içerisinde şelaleleri, ulusal parkları gibi birçok rüya gibi yerlere sahip olan bu ülkenin, yine yargıları yıkacak şekilde güvenli bir ülke olduğunu da söyleyelim. Eğer Avrupa seyahatleri dışında yeni yerler keşfetmeyi sevenlerdenseniz, mutlaka bu ülkeye bir şans vermelisiniz.
Afrika gibi büyük bir kıtadaki küçük bir ülkeden, yine oldukça popüler olmayan başka bir ülkeye; Bermuda’ya doğru geçelim. Özellikle doğasıyla ziyaretçilerini büyüleyen bu ülke, aynı zamanda Somers Adaları olarak da bilinen bir takımada. Mercanadalar olarak bilinen adaların içerisinde de aynı zamanda en bilinen, Kuzey Kutbuna en yakın olan bir ada olmasının yanı sıra; denizden en yüksek yerinin yaklaşık 80 metre kadar olduğunu da söylediğimizde nasıl bir maviliğin sizleri beklediğini daha iyi tahmin edebilirsiniz. Özellikle bembeyaz bir plaj ve masmavi bir deniz hayal edenler için Maldivler dışındaki bir başka seçenek. Ancak bu ada, yalnızca plajlarıyla değil, aynı zamanda Town of St. George ve Crystal Cave bölgelerinin de görülmeden dönülmemesi gerektiğini düşünüyoruz.
Rüya gibi gezilecek yerler hakkında hem tarihi, hem de doğal dokuları aynı anda değerlendirirken, şimdiki önerimizi Etiyopya için yapacağız. Yine Afrika’ya doğru uzandığımızda ve yine klasik Afrika anlayışları yıkmaya niyetli olan bu ülke de, tıpkı Angola gibi oldukça farklı bir kültüre, doğaya ve tarihi değerlere sahip. Bu ülkenin en popüler ve tercih edilen kenti olan Addis Ababa, alt ve üst gelir yaşamının bir arada bulunduğu bir şehir olmasının yanında, aynı zamanda topraklarında 80 farklı dilin konuşulduğu ender yerlerdendir.
Klasik seyahat anlayışının dışına çıkmak isteyenler için bulunmaz bir nimet olacak olan bu kentte sanata verilen önem dikkat çeker. Ayrıca Afrika Birliği’nin ve Birleşmiş Milletler Afrika Ekonomik Kurulu’nun başkenti sıfatına sahip olan bu kent, ticari amaçlı da çok fazla ziyaretçi alıyor. Tarihi olarak ise St. Georg Katedrali ve II.Menelik Sarayı mutlaka ama mutlaka ziyaret edilmelidir.
Hem oldukça farklı bir kültüre sahip olsun, hem de keşfedecek çok yer olsun diyenler için unutulmayacak şekilde bir rüya gibi gezilecek yerler listesinde İtalya’ya da yer vermeliyiz. Tarihteki Roma İmparatorluğu hakkında tüm bildiklerimizi geçmiş zamanda topraklarında barındıran ve hala günümüzde de birçok değerli yapıya sahip olan bu ülke, aynı zamanda doğasının ve ikliminin güzelliğiyle de ziyaretçilerine oldukça memnun edici ev sahipliği yapmaktadır.
Floransa, sanat merkezi olarak kabul edilmesiyle dünya çapında bir üne sahip olarak çok sayıda turisti çekerken, Como Gölü olarak bilinen mevkinin rüyaları süslercesine bir doğal güzelliğe sahip olduğunun altını çizelim. Ayrıca Akdeniz mutfağının oldukça geniş çeşitliliğine sahip olan İtalya’nın gezilmesi gereken başka yerleri arasında Genova, meşhur Pisa ve Amalfi sayılabilir.
Doğal güzellikleri saya saya bitiremeyeceğimiz bir ülkeye dair kısa bilgilerle yetinmek zorunda kalacağımız yerdeyiz şimdi. Norveç’in kartpostal gibi resimlerine neredeyse hepimiz mutlaka şahit olmuşuzdur. Bu ülkenin en popüler şehirlerinden, en büyük şehirlerinden olan ve aynı zamanda başkent olan Oslo’dayız. Oslo’da kalabalık bir sokakta rahatça yürümek ve yaşam tarzları, kültürü arasında akışta kaybolmak isterseniz, Karl Johans Caddesi sizler için bir yer.
Rüya gibi gezilecek yerler yazımızdaki yerini alan Oslo, 40 ayrı adanın köprülerle birbirine bağlanarak oluşturduğu bir kent olmasıyla da doğal güzelliğinin ne denli zengin olabileceğine dair büyük bir ipucu vermiş olduk. Hem adaları ve iklimiyle, hem de yetmezmiş gibi bu mavilik ve yeşilliğin arasında bir de yüzlerce göle sahip olan bu şehirde istemediğiniz kadar huzur sizleri bekliyor.